Çatışma ve duyarsızlık; İslam dünyası ile Hıristiyanlık dünyası arasındaki ilişkiyi belirleyen en kalıcı özellik olu. Bu duyarsızlığın gerisine saklanan cehalet ve öfke Batı'nın İslam dünyasını anlayamamasının en büyük sebeplerinden biri.
Gai Eaton Batıda doğmuş o kültürü oluşturan atmosferi teneffüs ederek yetişmiş ve müslüman olmuş bir aydın olarak Batılı soydaşlarına İslam adına anlatacak çok şeyi olduğuna inanıyor. Zira çağdaş müslüman aydınların İslam'ı Batıya tanıtmada en büyük eksiklikleri; bu uygarlığı oluşturan mantaliteyi ve simgeleri çözecek entelektüel donanım ve yaklaşım eksikliği olduğunu vurguluyor.
Dahası bu kitabın İslam dünyasında sayıları gittikçe artan batılılaşma aydınlara da söyleyeceği çok şey bulunmaktadır: Teokratik değil teosentrik bir düzen kuran İslam uygarlığı bireyin özgürlük alanını gittikçe daraltan modern zamanların dini dışlayan hayat biçimlerine karşın insana yeni alanlar açmaktadır.