Meşhur hikayedir; Afrikalı yerlilerle beyaz adam seyahattedir. Beyaz adamın süratli adımlarla yol almakta olduğundan müşteki Afrikalılar muayyen aralıklarla durup bir süre sonra yeniden yola revan olur. Vaziyeti tuhaf karşılayan beyaz adam aynı fiilin tekrarlanmasının ardından dayanamaz ve onlara neden durduklarını sorar. Yerliler "o kadar süratli gidiyoruz ki ruhlarımız arkada kalıyor" cevabını verir. Anlamın kaynağını kendisi olarak telakki eden modern insan kimliği de kendisiyle mahdut bir tanım olarak kabul ediyor artık. Ruhlar yetişemez vaziyette hiçbir şeye. Kadim zamanlarda ötelerin sesiyle büyük anlatılarla nefesine mana kazandıran kendini tanımlayan dünyayı hayatı yorumlayan insanın ölçüsü beden hazzından ibaret günümüz insanına dönüşümünün hikayesi acılarla mücadelelerle dolu. Modern Batı uygarlığı bir hız ve haz uygarlığıdır. Bu baş döndürücü çağı biçimlendiren unsurlara dair söyleyecek sözü itirazı olmalı insanın...