Hayat ve aşk müthiş bir çifttir. Ölümse aralarına giren üçüncü kişidir. Yalnızca tek bir çare aşkı ölümsüz kılabilir; O da onunla beraber ölebilmektir. Ölemiyorsan eğer yaşayacağın her dakika ölüm gibidir aslında. Yani o andan itibaren ikisi arasında pek fark olmayacaktır. Gitseniz de kalsanız da kusursuz bir döngünün parçasısınızdır artık.
Diyelim ki yeni bir hayata başlamak istediniz ondan sonra. Onu kalbinizin en ıssız topraklarına gömüp yeniden sevmeyi denediniz birini. O dakikadan itibaren kalbinizde sonsuz bir kış başlar o ıssız topraklarda. Onu gömdüğünüz yer buz tutar sanırsınız. Ama yanılırsınız. O varlığıyla bir yandan sizi ısıtmaya devam eder ta ki siz onu terk edinceye kadar. Ardından karanlıkta kalırsınız. Ucu bucağı olmayan o karanlık sizi yutar. Yeniden sevebilirim sanırsınız. Fakat sevemezsiniz. İşte bu hikâyede tam da bu anlatılmaktadır. Ölümsüz aşk gerçekten var mıdır?