İnsan yeryüzünde var olduğundan beri sayısız diller geliştirdi oysa bugün dünyanın tüm dilleri yetersiz hissi anlatmakta. Bazen vücut dili bizden daha iyi söyler duygularımızı: mide krampları uykusuzluk açlık dalgınlıklarla...
Biz ise duygularımızın pek çoğunu anlamaya hazmetmeye layıkıyla yaşamaya çalışmaktan çok onları kalıplara sokmaya genellemeler yaratmaya ve yargılamaya kalkışıyoruz. İfadenin türlü biçimleri olduğunu unutuyoruz.
Hasılı fiziksel evrim şöyledursun; duyusal/duygusal evrimin biz insanlarda adeta çalışmadığını kanıtlarcasına yaşıyoruz.
Ben belki de bu yüzden -oldum olası- duygulanımların tümünü anlatmaya çalışmayı sevdim. İfadenin envai biçimi hep ilgimi çekti. Halden hale geçişleri histen hisse sürüklenişleri -çalakalem- betimlemeyi seviyorum.
İddiasız tamamen amatörce karalanan sözcüklerimin ruhlarınıza dokunabilmesi dileğiyle.