Stalinizmin Leninizmin devamcısı olduğu Gulag Takım Adaları'na ve Moskova Duruşmaları'na giden yolun Ekim Devrimi'yle döşendiği iddiası günümüzün en popüler tezlerinden biri. Bir diğer güncel argüman ise Marksizmin devrimci sayasal eylemin teorisi olmaktan çok bir ahlak felsefesi olarak ele alınması gerektiğidir.
İlk argüman kendisini 1989-1991'de stalinizmin çöküşüne dayandırsa da hiç de yeni değil. Bu saldırıya 1930'ların sonunda hayatta kalan tek bolşevik önder Leon Troçki'de maruz kalmıştı.