Suriye kıyısının dağlık kesimleri tarih boyunca büyük medeniyetlerin sayısız mücadelesine sahne olmuştur. Bereketli Hilâl olarak adlandırılan bölge Batılıların Levant dediği jeopolitik açıdan oldukça önemli bir coğrafyanın hâkimiyet sağlanması en zor kısmıdır. Bu coğrafya XI. yüzyıldan itibaren Ortadoğu'nun en gizemli topluluklarından Nusayrîlerin yaşam alanı hâline gelmiştir. Nusayrîlerce öylesine özdeşleşmiştir ki zaman içerisinde bölge Cebel-i Nusayriye adını almıştır. Derin vadilerle birbirinden ayrılan oldukça dağlık kesimlerde dış tehditlerden korunmak ve devletin denetiminden uzak yaşamak için yıllarca izole bir hayat süren Nusayrîler XIX. yüzyıl ile birlikle hem küresel hem de bölgesel gelişmelerin etkisiyle adeta bir değişim ve dönüşüm sürecine girmişlerdir. Elbette bunda Osmanlı Devleti'nin değişen idarî politikalarının ve Tanzimat reformlarının etkisi oldukça büyüktür.
Elinizdeki eser IX. yüzyılda ortaya çıkışından Osmanlı Devleti'nin yıkılışına kadar geçen süreçte Nusayrîlerin tarihini bir bütünlük içerisinde ele almakta ve özellikle Tanzimat dönemi ile birlikte Nusayrî toplumunun geçirdiği sosyo-ekonomik değişimi ve devletle olan ilişkilerini çeşitli yönlerden tahlil ederek okuyucuya sunmaktadır.