Kıymetli Okuyucum!
İslam dini iki kaynak üzerine bina edilmiştir. İslam'ı doğru anlamanın ve doğru yaşamanın tek yolu Allah'ın kelamı Kur'an ve Peygamberin sünnetini öğrenip onlarla amel etmektir. Kur'an'ı sünnetten ve sünneti de Kur'an'dan ayırmanın mümkün olmadığı ayetler ve hadislerle açıkça bildirilmektedir.
''Benim emrettiğim veya nehyettiğim bir konu kendisine iletildiğinde sakın sizden birinizi koltuğuna yaslanmış biri olarak 'biz onu bunu bilmeyiz. Allah'ın Kitabı'nda ne bulursak ona uyarız o kadar'' derken bulmayayım.''
Rasulullah'ın da uyardığı gibi koltuğuna yaslanmış bir takım insanlar onu adeta bir postacı gibi görüp Kur'an bize yeter diyerek Allah Rasülünü devre dışı bıraktıkları bir din anlayışını benimsediler. Hem kendileri saptı hem de peşlerinden gidenleri saptırdılar.
Bu eserimizi dikkatlice okuduğunuzda Kur'an ve sünnet bütünlüğünün önemini anlarken Allah Rasulüne tâbi olmadan dinin razı olunan bir şekilde yaşanmasının mümkün olmadığını ve hadis inkarcılarının dillerine dolayıp inkâr ettikleri birçok sahih rivayet hakkında ne kadar haksız ve art niyetli olduklarını inşallah anlamış olacaksınız. Rabbim bizlere Kur'an ve sünneti doğru bir şekilde anlayıp rehber edinmeyi nasip etsin.