Gelişen ve değişen toplum yapıları ile birlikte ülkeler ekonomik ve sosyal refahı sağlamak için çeşitli modeller geliştirmekte ve uygulamaktadır. Zamanla ülkelerin uyguladıkları geleneksel kalkınma modellerinin sosyal refahı sağlamada zayıf kaldığı sosyal kalkınmanın sürdürülebilir ekonomik kalkınma ile eş zamanlı yürütülemediği görülmüştür. Bu sebeple ülkeler insanı merkeze alan yeni kalkınma modelleri arayışına girmiş karmaşıklaşan toplumsal ihtiyaçlara cevap verebilecek yeni yaklaşımlara ve uygulamalara diğer bir deyişle "sosyal inovasyon"lara olan ihtiyaç artmıştır.
Eser sosyal inovasyon kavramını disiplinler arası bir çerçevede ele alırken dünyadan iyi uygulama örnekleri ile Türkiye'de yeni sayılabilecek bu konseptinin doğru anlaşılmasını amaçlıyor. En geniş manada "toplumsal sorunların çözümünde yeni yollar" şeklinde ifade edilen sosyal inovasyonların gelecekte muhtemel sosyal inovatif çalışmaların ve uygulamaların çoğalmasına katkı sunmasını amaçlıyor. Dolayısıyla bu çalışma hem bundan sonraki girişimcilere araştırmacılara yol gösterici bir kaynak olması hem de olası sosyal politika geliştirme süreçlerinde kamuya bilimsel bir arka plan sunması açısından önemlidir.