Sabahattin Ali yazın dünyasına ilk adımını öykülerle atmıştır ve onun öykücülüğü tartışmasız Türk edebiyatında yeni sayfalar açmıştır. Hikâyelerinde İstanbul'un kalburüstü tabakalarını ya da aydınların ulaşılmaz hayatlarını anlatmaktan ziyade köy hayatını ve şehrin yoksul yaşamlarını anlatmış ve bunu kendinden öncekiler gibi dışarıdan değil halkın içinde gezerek yapmıştır. Betimlemelerinin böylesine kuvvetli olmasının en önemli sebeplerinden birisi de aslında budur.
Günümüz çocuk öykücülüğü ise giderek gerçeklikten uzaklaşarak neredeyse 'yoksul'dan kaçmaktadır. Bunun en önemli etkisi de ebeveynlerin çocuklarını bu tarz hikâyelerden uzak tutma isteğidir. Fakat bu tür öyküleri okumayan çocuklardan taş kalpli çocuklar çıkmaz mı ortaya?
Bu kitapta amacımız çocukları Sabahattin Ali ile buluşturmaktır ve içeriğindeki öyküler özenle seçilmiş metinler eski kelimelerden arındırılarak çocuklarımızın daha rahat anlayabileceği hâle getirilmiştir.
Haydi çocuklar! Sabahattin Ali size "merhaba" diyor.