Bu çalışma Türklerin geleneksel hayat tarzının bir unsuru olduğu düşünülen ve yaylak yaşamı neticesinde ortaya çıkan bir eğlence türü olarak Giresun yayla şenliklerini kapsamaktadır. Bilindiği gibi Türk yaşam tarzında yerleşme yaylak ve kışlak olmak üzere birbirinden iki farklı mekânda sürdürülmektedir. Söz konusu yaşam tarzı sadece Anadolu coğrafyasında değil Türkistan coğrafyasından beri süregelen bir gelenektir. Türkler için ilkbaharla başlayan ve sonbahar ile sona eren yaklaşık altı aylık bir dönem yaylak yaşamı üzerine kuruludur. Bunun en önemli nedeni ekonomik yaşamın hayvancılığa bağlı olmasıdır; dolayısıyla yaylalar hayvancılığın daha aktif bir şekilde sürdürülmesi amacıyla yaşanılan mekânlar olarak bilinmektedir. Bu çalışmada geçmişten bugüne ihmal edilen şenlik düzenleme geleneği çeşitli açılardan incelenmiştir. Böylece yayla şenliklerinin kökeni düzenlenme gerekçesi mekânı zamanı işlevleri katılımcıları değişmelerle birlikte değerlendirilmiştir. Bu plan dâhilinde Giresun coğrafyasındaki şenliklerin hem coğrafi hem de kültürel haritası çizilmiştir. Ayrıca şenliklerde icra edilen gelenek ve görenekler her yönüyle sorgulanarak çözümlenmiştir. Yayla Giresun insanı için çok önemli bir mekândır; yaşamın önemli bir bölümü yaylada geçer ve bu açıdan yayla belli yaşantılardan sonra insanların "hey gidi günler" diye anımsadıkları iç geçirmelerdir. Bu kitapta gelenekten geleceğe insanların hikâyeleri ve arşivlerden hareketle Giresun yayla şenliklerinin tarihsel coğrafi ve anısal bütünlüğü oluşturulmaya çalışılmıştır.