Müslüman Türkler'in Anadolu'ya bu defa yurt kurtarmak amacıyla 11. Yüzyıldan itibaren gelmeleriyle birlikte burada var olan bazı azınlık gruplarıyla da kader birliği yaşanmıştır. Bunlardan Ermeniler bir taraftan Türklüğün diğer taraftan da İslamiyet'in genel hoşgörüsünden yararlanarak mutlu bir hayat yaşama şansını yakalayarak sosyal hayatta zenaatte ticarette siyasette ve Devlet hayatında önemli yerlere gelmişlerdir. Ancak kitabın yazarı değerli meslektaşımız dostumuz öğretim üyesi Doktor Ahmet Rıfat GÜZEY'in konu ve kronoloji olarak ele aldığı çalışmasında 19. Yüzyıldan itibaren gelişen milliyetçilik sıkıntıları mevcut kiliselerin din yerine siyasetle uğraşmaya başlaması yanında Avrupalı Devletlerin tahrik teşvik proje ve silah vermeleriyle hatta günümüzdeki gibi terörist gruplar göndermeleri yanında Osmanlı Devleti'nin de zayıflamaya başlamasıyla dostluklar rekabet düşmanlık ve ayrıcalığa dönüşmeye başlamıştır. 93. harbi Yunan ayaklanmaları Trablusgarp Balkan 1.Dünya Savaşları ve Milli Mücadele döneminde bile Osmanlı Devleti Ermeni tebaasına karşı itidal ve toleransı elden bırakmamıştır. Bu geniş hoşgörü günümüz Türkiyes'sinde de halen devam etmektedir. Bununla birlikte yeni Batı yine eskisi gibi Ermenileri tarihi tahrik etmeye hatta Ermeniler adına kararlar alıp karar tasarıları hazırlamaya devam etmektedir. Avrupa ülkelerinde ABD'de dünyanın çeşitli yerlerindeki seçimlerde ticari siyasi çekişmelerde ve özellikle de son zamanlara doğru artarak Türk-İslam düşmanlığında hep aynı kozu kullanıp "Ermeni oyunları" oynanmaktadır. Yazar ustaca bir maharetle bu oyunların gerçek yüzünü ortaya koymak için yerli-yabancı literatürü ve özellikle de Başbakanlık ve Genelkurmay Başkanlığı ATASE Arşivlerini kullanarak gerçekleri ortaya koymak suretiyle özgün ve başarılı bir araştırma yapmıştır.