Bu kitap Türkiye'de üzerinde çok konuşulmuş olan Kadro hareketini yeniden ele alıyor. Konuyu inceleyenler çoğu kez bu hareketi ya yüceltmiş ve adeta mitoslaştırmış ya da yargılamış ve suçlamışlardır. Her iki halde de bu hareket yerel bağlamından ve onu geliştirenlerden koparılarak dışardan verilen evrensel ideolojik konumlar açısından değerlendirilmiştir. Oysa elinizdeki kitap Kadrocuların yaklaşımını ve Kadro dergisini yerel bağlamı içinde ele alarak onları ve yaptıklarının nedenlerini kavramaya ve anlamaya çalışmaktadır. Kadro hareketine böyle soğukkanlı ve empatik bir anlama çabasıyla yaklaşıldığında Kadro'nun evrensel özelliklerini ideolojisinden çok kadroculuk sürecinde aramanın doğru olacağı ortaya çıkmaktadır.