İdeolojiler insanların kalkınma arzularının bir gereği olarak ortaya çıkmışlardır . Kapitalist komünist ideolojiler de bu gayenin
tahakkuku için var olmuşlardır . Peki bu gaye her zaman doğru/sahih bir kalkınmaya götürmüş müdür? Bugün iktisadi krizlerin
müsebbibi konumundaki hâkim ideoloji kapitalizm insanlığa bir kurtuluş reçetesi sunabilir mi? T oplumda tamiri mümkün
olmayan tahribatlar açan iktisadi krizlerden çıkışın sahih çözümü nedir?
İşte bu kitap aranan bu soruların cevaplarını sarih ve özlü ifadelerle ortaya koymaktadır .