paslı deniz
var gibi göstermedim olmayanı
bakışlarınızın pasıyla yıkadım yüzümü
binlerce pıtrak yapıştırdım dilsizliğime
ruhumda dile geldi susan bakışlarınız
benim içinizde yaşadığıma
yalnız sözcüklerim tanıklık edecek
sokakların gölgesine gömdüğüm yalnızlığım
harflerin öğütmediği adımı şiirlerimle parlat
öyle bir yere vardım ki kendimde
nesneler insanlara dönüştü gözlerimin önünde
gülüşüm bakışlarınızda esen rüzgâr
aşınmış denizlere koşan ırmaktır
ey doğduğum topraklar
ormanlar utandı köklerimin çıplaklığından
ben ne yüzmeyi bilirim ne unutmayı sevdiklerimi
taş kesilmiş ruhumun paslı denizi bile yosun kokar