"Dram sanatı bir eylem sanatıdır.
Aristoteles tragedyayı 'hareketin taklidi' olarak tanımlarken dramın insanı eylemi içinde gösterdiğini ve bunu anlatarak değil göz önünde canlandırarak yaptığını belirtmiştir.
Eylem insandan dolayı ve insanla ilişkisi oranında önemlidir. Gerçek insanı aydınlattığı ölçüde anlamlıdır.
Bu bakımdan usta yazarlar oyunlarında olayları kurgularken bireysel özellikler üzerinde durmaya kişilikleri açıklamaya da özen gösterirler. İnsan kişiliğinin en iyi belirlendiği süreçler yaşamın geçitleridir.
Bunlara yaşamın eşik durumları da diyebiliriz. İnsan bu eşik durumları atlayarak yeni bir döneme girer. Ne var ki eşik atlamak kolay değildir. Kişi eşik ötesi koşulları göğüslemeye hazır olmalı ve yeni durumla uyum kurmayı göze almalıdır.