Celaleddin Rûmî eseri Mesnevî'yi takdim ederken Kur'an ile kıyaslama yapar. "Mesnevî âlemlerin Rabbinden inmedir. Din asıllarının asıllarının asıllarıdır. Tanrı'nın en büyük fıkhı en aydın yolu en açık bürhanıdır. Mesnevi içinde kandil bulunan kandilliğe benzer. Şüphe yok ki Mesnevî gönüllere şifadır." der.
Rûmî Mesnevî'sini Kur'an gibi görmeyenlere karşı çok tahammülsüz ve serttir.
Sultan Veled bunu şöyle anlatıyor: "Bir dostu; 'Mevlana neden Mesnevî'ye Allah kelamı diyor böyle demese daha iyi olacak başkalarına izah etmekte zorlanıyoruz' der.
Bunu duyan Mevlânâ şöyle çıkışır: 'Ey eşek niye Kur'an değildir? Ey köpek neden Kur'an değildir? Ey kahpenin dölü niye Kur'an değildir? Bizim Mesnevî'miz Kur'an'dan daha yücedir ve onu Kur'an görmeyen eşektir' der."
İslam'ı Kur'an üzerinden tahrif edemeyen gayrimüslimler mezhebî taassup uydurma hadisler ve tasavvuf üzerinden buna yelteniyorlar. Dolayısıyla Kur'an'a paralel kitaplar ihdas ederek vahyi hayatın kurucu öznesi olmaktan çıkarıp onu tarihe hapsetmek istiyorlar. Bu projenin ipliğini pazara çıkarmak için bir taş atalım istedik. Bu minvalde tasavvufi öğretinin ülkemizdeki en muteber ismi olan Rûmî'yi ve eserlerini sizler için kritik ettik.