Zor ama mecbur kalınan bir vedanın ardından
uzun ve yorucu bir göç hikayesiyle başlıyor bu serüven.
Sancaklı Boşnak Salko (Salih Akgül) bu yorucu yolculuğunda
hiç yorulmamayı öğreniyor.
Atalarının eski kendisinin yeni vatanında
yorulmak bilmeden çalışıp üretiyor.
Evinin alt katındaki bir atölyede başlayan bisiklet üretimi
an geliyor şehirleri ülkeleri ve kıtaları aşacak seviyeye ulaşıyor.
16 metrekarelik atölyede başlayan bu üretim
16.000 metrekarelik bir fabrikanın
sınırlarını zorlamaya başlıyor.
Sancaklı Salko'nun ürettiği bisikletler
yüz binlerce insanı bir yerden bir yere ulaştırırken
o yine de bisikletlerini daha çok geliştirmeye
Türkiye ve Balkanlar arasında hayır köprüleri inşa etmeye
ve girişimciliğini merak eden gençleri aydınlatmaya devam ediyor.
İnsanlar yaşıyor dünya dönüyor ve
Boşnak Salko hâlâ hiç yorulmadan çalışıyor.