Yukarı Kızılırmak Havzası'nda yer alan Sivas Anadolu'nun köklü geçmişe sahip olan illerinden biridir. Sahip olduğu coğrafi avantajlar sayesinde her dönemde hareketli bir şehir olan Sivas'ın Prehistorik Dönem'e kadar eskiye dayanan geçmişinin izleri günümüzde sayısız kültür varlığı ile belgelenmektedir. Şehri Eskiçağ tarihinde önemli kılan ayrıcalıklarından biri hem Koloni hem de Hitit Dönemi'ne ait çivi yazılı kaynaklar barındırmasıdır. Koloni ve Hitit dönemlerinde iskân gören Kayalıpınar (Šamuha) ve bir Hitit kenti olan Kuşaklı (Šarišša)'da dönemleri hakkında önemli bilgiler içeren çivi yazılı arşivler ele geçirilmiştir. Ayrıca Šarišša şehrinin adı Mısır-Hitit devletleri arasında gerçekleşen Kadeş Savaşı'ndan yaklaşık 16 yıl sonra imzalanan barış antlaşmasında da geçmektedir. Šarišša Şehri'nin Fırtına Tanrısı'nın adının antlaşmadaki dokuz tanrının arasında yer alması Hititlerin bu kente ve tanrısına ayrı bir önem yüklediğini göstermektedir. 1940'lı yılların başlarından itibaren gerçekleştirilen yüzey araştırması ve arkeolojik kazı çalışmaları sonucunda şehirde tarih öncesi dönemin yanı sıra Koloni Hitit Helenistik ve Roma dönemlerine ait izlere de rastlanılmaktadır. Koloni Çağı'nda ticaret Hititler zamanında askeri seferler ve dini merkezler ile gündemde olan kent Roma Dönemi'nde Sebasteia'nın Kırk Şehidi olarak bilinen Hristiyan azizleri ile anılmaktadır.