Adını duyunca; dolaşmıyor göğsüm gök kubbeleri...
Yüzün yüzümde yankılanınca gelmiyor artık gözlerime bahşedilmiş bir cennetin ılık serinliği...
Hayatın anlamını kaleme aldırmıyor artık gülüşündeki saklı kalan çocuk!
Tüm hatıralarım senin kapında şekillenen yeni bir yaşama evrilmiyor nice zamandır...
Akşamın ilk demleri kadar güzel bile değil yüzün! Ve tatlı bile değil artık sana doğru koşmak.
Titreyince sesin yaşam çocuklarım doğmuyor artık içimde bir bir.
Seni temize çekemiyor artık gönlümün iş bilmez yargıçları!