Yamuk yuvarlak ve düz harflerin yürüdüğü satırlarda her an düşecek gibi yürüyen bir yazar vardı.
O beni yazdı.
Fakat harfler ya yarım bırakılıyor ya da satır sonundan düşüp yok oluyorlardı.
O yazarı takip ettim.
Ettim kemiktim kandım.
Sonra damardım damara açılan kesiktim damara dolan şefkattim. Ne zaman ufacık evimin kapısından içeriye adım attı bir adam onu dünyama kabul ettim.
Etti kemikti kandı.
Damardı damarı kopan bıçaktı damara dolan aşktı.
Damarına karıştım
damarıma karıştı.