"Derdi dünya olanın dünya kadar derdi olur!" -Yunus Emre-
"Bardağı taşıran son damla" neden bu kadar önemlidir hiç düşündünüz mü? Ya da onu bu denli "etken" ve de önemli kılan nedir? Aslında o damla gücünü ondan önceki tüm damlalardan alır. Çünkü ondan önce bardağı ağzına kadar dolduran önce birikmiş olanlardır ve son olarak tek bir damla artık bardağı taşıracak noktaya gelmiştir.
Hayatlarımızda da durum bundan farklı değildir! Kabımızı o kadar çok gerekli-gereksiz şeylerle doldururuz ki nihayetinde en küçük ve hatta önemsiz bir konu bile bir taşkınlığa ya da bir patlamaya veya ani bir tükenişe neden olabilmektedir. Ve işin en garip tarafı da bunu "bilmeden" ama sürekli yaparız kendimize! Bilmeden ve fakat acımadan tüketiriz kendimizi. Olur olmaz her şeyle meşgul ederiz şu güzelim beynimizi. İçine ne bulursak attığımız bir çöp kutusu gibi adeta bir çöp yığınına çeviririz zihnimizi. Peki ya sürekli çer çöplerle doldurduğumuz ve olur olmaz önemli önemsiz her konuyla ve her şeyle hatta ilgili ilgisiz herkesle meşgul ettiğimiz o güzelim enerjisini böylelikle tükettiğimiz beynimizin sağlıklı dengeli mutlu ve de huzurlu bir yaşam inşa etmesini bekleyebilir miyiz? Beklesek bile sizce bir tarlaya arpa tohumu ekip de buğday hasadı elde etmeye benzemez mi bu durum? Koca bir ironi yani... Ve boşa geçen zaman... Koca bir kayıp ömür... Hiç yaşanmamış gibi... Ya da... Ya da bu durumu "şimdi" tam tersine çevirebiliriz... Nasıl mı? İşte onu anlattık... Amaç sadece bu...