Ekim Devrimi 20. yüzyılın en önemli olaylarından biridir. Devrimin ardından kurulan SSCB ile Anadolu'da emperyalizme karşı verilen savaş sonrasında kurulan Türkiye Cumhuriyeti başlangıçta dayanışma ve işbirliği içinde olmuşlardır. İşbirliği İkinci Dünya Savaşı'nın ardından yerini anlaşmazlığa bırakmıştır. Soğuk Savaş ortamının ideolojik baskısının da etkisiyle bu iki komşu devlet arasındaki ilişkiler yeteri sayıda bilimsel çalışmaya konu edilmemiştir.
Bu çalışmada İngiliz tarihçi Collingwood'un "hiç durmayan değişmelerden ötürü her kuşağın tarihi kendine göre yeniden yazması gerekir" saptaması ışığında 1953-1964 yılları arasında SSCB-Türkiye ilişkileri Soğuk Savaş sonrasında yeniden ele alınmaktadır.
İnceleme genelde uluslararası sistem özelde bölgesel gelişmeler çerçevesinde ve her iki devletin iç politika dinamiklerini de gözönünde bulundurarak yapılmıştır. Ele alınan dönemde ikili ilişkileri belirleyen asıl olarak uluslararası sistemdeki değişiklikler ve bölgesel yansımaları olmuştur.
İkinci Dünya Savaşı'nın ardından kopma noktasına gelen ilişkiler incelenen dönemin sonunda "normalleşmiştir". Çalışmanın amacı ilk elden kaynaklara dayanarak bu süreci çözümlemektir.