Nietzsche felsefi düşünce sistemini geleneksel-kültürel kalıplaşmış bütün değer ve anlayışların özellikle Hristiyanlığın temelden eleştirisi üzerine inşa etmiştir. Bu eleştiriler onun Protestan papaz bir babanın güdümünde dindar bir Hristiyan aile ortamında yetişmiş olması hasebiyle dikkate değerdir. "Üstinsan" "Bengidönüş" "Güç İstenci" "Amor-fati" "Öte-Umut" gibi geliştirdiği kavram ve teorilerin hemen hepsi Hristiyanlığı eleştirisiyle yakından ilişkilidir. Felsefesinin birtakım çarpıtma ve yanılgılar neticesinde ateizmle bağdaştırılmasına neden olan "Tanrı Öldü" söylemi de yine aynı şekilde Hristiyanlık eleştirisiyle ilgilidir. Nietzsche XIX. Yüzyıl Avrupası'nın içinde bulunduğu durumu ve Hristiyan inancının bu duruma olan etkisini "Tanrı Öldü" formülüyle özetlemiştir. Dolayısıyla felsefi perspektifte bu söylem bir temenniyi değil; durum tespitini ifade etmektedir. Esasen Nietzsche'nin felsefesi Hristiyanlığa karşı bir başkaldırı ve meydan okuma felsefesi olarak tanımlanabilir. Bu kitap Nietzsche'nin doğumundan ölümüne kadar olan süreçte Hristiyanlık ile arasındaki bağı kronolojik bir incelemeye tabi tutarak ele almaktadır. Özgün bir dille yazılmış ve retoriksel açıdan zengin eserleri ışığında Nietzsche'yi ve Hristiyanlık eleştirisini tanıtmayı amaçlamaktadır.