Kaynakların yönetimi ve ilkeleri insanların mutluluğuyla doğrudan ilgilidir. Bir ülkenin yönetimi kaynakları dağıtımda yaptığı tercihlere göre toplumdaki insanların refahına katkıda bulunur. Dünyada uygulanan farklı ekonomik ve idari sistemler ülkelerin ve insanların çoğunluğunun bir grup azınlık tarafından sömürülmesine kapı aralamaktadır. Ülkelerin kaynakları ve insanların emekleri bu küçük azınlığın çıkarları doğrultusunda kullanılmaktadır. Bu eşitsizlik ve adaletsizliğe karşı gelmek kaynakların hakça dağıtımını temin etmek için mevcut uygulamaların dışında yeni bakış açılarına ihtiyaç vardır. İslâm bu bakımdan günümüz insanına ve yöneticilerine önemli uyarılarda bulunmakta ve insanca bir yaşamın nasıl mümkün olacağına dair kapılar açmaktadır.