"Osman iyice kendinden geçmeye başlamıştı. Sesi gittikçe yükseliyordu ve artık
yağmurun ortasında bağırmaya başlamıştı.
- Kimsin sen? Kimsin? Konuş!
- Ben senim.
- Saçma sapan konuşma! Ben zaten benim. Sen kimsin kim?!
- Ben senin içindeyim Osman. Hep içindeydim hep içinde olacağım.
- Böyle bir şey olamaz. İmkânsız. Dalga geçme benimle.
- Peki o zaman. Beni duyuyorsun değil mi? Ama beni göremiyorsun. Neredeyim
ben? Hadi bul beni.
Osman etrafına öyle bakışlarla baktı ki burada kelimeler kifayetsiz. Uzun dar
karanlık ve ıslak bir sokakta yapayalnızdı. Pencereden niçin bağırdığını merak
edip ona bakan küçük bir çocuk ve yaşlı bir teyzeden başka kimseyi göremiyordu.
Fakat Lütfi'nin sesi oradaydı."
Edindiği tek arkadaşından saçma bir yanlış anlaşılma nedeniyle ayrılmak zorunda
kalan üniversite öğrencisi Osman'ın hayatı bir tek kendisinin duyup görebildiği
Lütfi ile tanışmasının ardından tahmin edilmesi güç maceralara sürüklenir.
İpin Ucunu Kaçıran İnsanlar okumak için başka bir kente gelmiş içe dönük ve
hayalperest bir gencin birbirinden garip olasılıklara kapı aralayan yaşamını yer
yer romantik ve kimi zaman da tüm sert gerçekliğiyle okuyucuya sunmaktadır.