Kelimeler bir vücudun beyni ise kavramlarda kalbidir. Düşünmek için hayatı anlamlandırmak için kelimelere ihtiyaç duyarız. Peki kullandığımız kelimelerin manasına sen kadar hakimiz?
Eğer hayatımızda yanlışlar büyüyorsa kalabalıklar bir sözün aslından çok şekline hayran olmaya başlamışsa gerçekler gücünü kaybediyor yalan olan geçer akçe olmaya devam ediyorsa; durmak gerekmez mi?
Bir karar hareket halinde alınamaz der eskiler. Durmalısın. Nerede olduğuna dikkat etmeli etrafını izlemelisin. Hız ve haz çağı diyorlar bu çağ için. Hızlı olmanın iyi olduğunu söylüyorlar ya. Yalan söylüyorlar? İhtiyacımız olan şey yavaşlamak aslında.
Hamasetten uzak gerçeklerin yakıcı etkisiyle tanışmak kim olduğunuzu hatırlamak durduğunuz yerin konumunu güncellemek için bir fırsat bu.
İçine hapsolduğumuz zindanlardan kaçmanın en anlamlı yolu düşünmektir. Düşünmeyi bıraktığınızda gardiyanların sultan olabileceklerine ikna olmanız kolaylaşır.
Gerçeklere güvenin. Gerçeklerin ortaya çıkmaya huyunu sevin barışın onunla. İnsanca yaşamak o zaman mümkün olabilir...
Bilali Yıldırım'ın Habeşli Bilal mahlasıyla yazdığı denemelerden oluşuyor bu kitap. Yavaşlamanın cazibesine kelimelerin gücüne kavramların hükümranlığına davet ediyor okuyucusunu.
Sizde eğer yorulduysanız nefes almak istiyorsanız bu kitap tam size göre...