Eskiden köy evlerinde şimdiki gibi radyo televizyon yoktu. Sıkılmamak için özellikle uzun kış gecelerinde akrabalarla çok sık birbirimize gidip gelirdik. Dayılar amcalar çocuklar gelinler... Her akşam sırayla kararlaştırılan bir evde toplanırdık. Gürül gürül yanan sobanın üstünde çaylar demlenir fırınında patates kete mısır ekmeği pişerdi. Büyükler başlardı bu kitaptaki masalları zevkle anlatmaya. Yaşlı çocuk genç kim varsa sofraya getirilenleri yerken masal anlatanı da can kulağıyla dinlerdik. Bu eğlence kış aylarında hemen her akşam gece yarılarına kadar sürerdi. Bahar olunca da herkes çiftine çubuğuna gider bir dahaki kışın gelmesini özellikle biz çocuklar yeni masalları dinleme heyecanıyla dört gözle beklerdik.