"İnsanın kaderi bir günde değişebilir mi? Demek onca yıl bir geçmişi yüklenmişim kader diye; hem de bir başkasının geçmişini...
Gelinliğimin eteğini iki tarafından tutup avuçlarımın içinde sıktım var gücümle. Tırnaklarım avuç içlerime batana kadar bırakmadım gelinliğimi. Belki de gelinliğimi değil kaderimi almışımdır avuçlarıma kim bilir? Şimdi onu sıkmak veya özgür bırakmak arasında bir seçim yapma zamanı...
Dışarısı buz gibi ve hâlâ kar yağıyor. Yüreğime kış yağıyor ince ince içim ürperiyor. Yağan her kar tanesi mesafeler koyuyor bebeğimle arama..."
Senin de dört duvar arasına sıkışmış korkuların var mı?
Sessiz çığlıklarını duyurmanın vakti geldi. Haydi biraz cesaret!..
Ben yüreğimdeki kışı bahara çevirmeyi başardım. Şimdi sıra sende...