Kamu harcamalarının ekonomi üzerinde büyüme yaratacağı 1929 Büyük Buhran sonrasında güçlü bir şekilde savunulmaya başlanmıştır. Özellikle Keynes'in talep yönlü ekonomik yaklaşımları kamu kesiminin piyasada güçlü talep oluşturması gerektiğini savunmaktadır. Piyasada talep artışı yaşanması ile beraber girişimciler ve üreticiler tarafından da arz artırılacaktır. Ancak bu durumun her zaman bu kadar basit olmayacağı görüşü tartışmaların yaşanmasına neden olmaktadır. Özellikle 1973 Petrol Krizi ile beraber yaşanan stagflasyon sorununa mali politikaların çözüm olamaması kamu harcamalarına olan bakış açısında değişikliklere neden olmuştur. Günümüzde hâlen kamu harcamalarının ekonomi üzerinde etkisi tartışılmaktadır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin yeterli sermaye birikimine ve teknolojik altyapıya sahip olmaması ekonomik atılım için kamu sektörüne ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir. Diğer yandan ise kamu harcamalarının etkin ve verimli kullanılmadığı iddiası bulunmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ise mevcut refahın ve zenginliğin korunması ve sürdürülebilmesi gerekliliği kamu sektörüne yeni görevler vermektedir.