Demek istediklerime geçmeden önce kim olduğumu siz değerli okurlarıma bildirmek isterim. Ben ormandan kaçak çam kesip düven sepet yapıp uzak köy ve şehirlere hayvanlarla yolculuk yaparak onları taşıyıp satarak geçimini sağlayan bir orman köyünde dokuz aylıkken yetim kalmışım. Daha aklım ermeden geçim şartlarıyla ormancılarla tanıştım. Ormancıdan yediğim tokadın acısını sanki hâlâ yüzümde hissediyorum.
Benim o dönemlerde okula gitmeye vaktim olmadı. Okuldan ya da köylüden "Bu çocuk niye okula gitmiyor?" diyen de olmadı. Bunun nedenini 18 yaşıma gelince yaşıtlarıma askerlik yoklaması geldi bana gelmedi o zaman belli oldu. Meğer benim nüfus kaydım yapılmamış.
Halil Öğüt Abi kendisi hayatta Allah sağlıklı ömür versin- askerden çavuş olarak geldi. Daha evvelinde köy hocasından eski harfleri öğrenmiştim ona da 29 harfi yazdırdım. Harfleri vuruşturmak kolay geldi çat pat öğrendim harfleri. Ardından 1964-1966 yıllarında 24 ay yaptığım askerliği çavuş olarak bitirdim. İlkokulu ve ortaokulu askerlik dönüşü iki takvim yılı içinde bitirdim. Hâlâ hayat okulunun öğrencisiyim ve mutluyum. Yetmiş yıldır da okuyorum...