"Sanatçılarımız arasında belki ilk olarak Semih Balcıoğlu yakaladı bugünkü Türkiye'nin İstanbul'un karmaşıklığını. Ve İstanbul'un en görkemli destanını romanını ağıtını çizgilerle yazdı. Yüzyılların İstanbul'u minareleri kiliseleri surları yalıları köşkleri sarayları kuleleri çarşıları arnavur kaldırımlarıyla başını alıp giderken Semih Balcıoğlu bu çekip giden İstanbul'a belki ağıtların en güzelini yaktı. İstanbul gitmiştir artık ve bizim onun arkasından ağıt yakmaktan başka umarımız yok. Ve gelen İstanbul gülünçtür uydurmadır yalancıdır. Bütün insanlığın yüzyıllar boyunca nazlayarak yaptığı bu şehri alınterini göz nurunu yeni gelen yabancılaşmış insanlar barbarlar bir anda yıkmışlar yerine çirkinliğin tapınaklarını apartmanlarını dikmişlerdir. Giden gitmiş gidecektir ama gelen böyle mi gelmeliydi? Semih Balcıoğlu'nun gülen çığlığı diyor ki: 'Bu iş böyle olmamalı.' Güle Güle İstanbul ve hoş geldin Semih Balcıoğlu."
- Yaşar Kemal -