Tarih boyunca bütün güç merkezleri için önemli bir hedef olmuştur Ortadoğu. Uzun bir tarihi süreç incelendiğinde Batı medeniyetinin Binbir Gece Masallarıyla tanıdığı Ortadoğu'da kan ve hüznün hiç eksik olmadığı görülmektedir. Atların ve kılıçların hakim olduğu zamanın ardından bu coğrafya başta enerji kaynakları olmak üzere her alanda mücadele merkezine dönmüştür. Eser Ortadoğu tarihini günümüze kadar süreklilik içerisinde bugüne değin bu konuda yazılmış benzer eserlerden farklı yapıdadır. Eserde isimleri yer alan değerli bilim insanı yazarlarımız Ortadoğu'da değişik dönemlerde bulunmuş ve yerel toplumlardan güç merkezlerine kadar planlanan gelişmeleri gözlemleyebilmiş olma özelliklerine sahiptir. Bu nedenle daha önce değinilmemiş bakış açıları ile okuyucuya Ortadoğu'yu yepyeni bir perspektifle değerlendirme şansını sunmaktadır.