"beraber düştüğümüz gurbette
külümüzü savurmak için
yaktılar bizi acımadan
kazdığım kuyudayım bu dar çağda
gölgen çekilip göğe uzanırken mezarımdan
sabahı bir güle sormak
ve bir güle ait olmak için
aşkı sırtladım körelen gecede
dilimi tutan gözlerinle
yalnızlığımız çözülsün diye
gecenin sesini koydum aramıza
mavisinden soyunmuş gökten karlar yağdı başıma
yarayı açanlar seyretti kenardan
bütün kuyulara yetecek kadar su varken
içimin çöl sıcağında
susadım susuzluktan"