ürkoloji Türklerin tarihini kültürünü sosyal ve dini yaşamını dilini edebiyatını sanatını; kısacası Türk'e dair neredeyse her şeyi inceleyen ortaya çıkaran bir bilim alanıdır. Türkoloji ile uğraşan araştırmacıların da bu bağlamda çok yönlü bilgi ve birikime sahip olması çalışmaların zeminini hiç şüphesiz oldukça sağlamlaştıracaktır.
Prof. Dr. İsmail Doğan da Türkoloji'de çok yönlü bir bilim insanı olarak tanınmıştır. Kazandırdığı eserleriyle Türkoloji'de özel ve önemli bir yere sahip olmuştur. Masa başı çalışmalar onun fıtratına hep ters düşmüştür. Oğuz Kağan'ın "Kün tuğ bolgıl kök kurıkan!" sözünü âdeta düstur edinerek Orta Asya'dan Kafkaslar'a Doğu Avrupa'dan Güney Amerika'ya kadar geniş bir coğrafyada 50 civarında ülke ve 100'ün üzerinde şehirde araştırma ve çalışmalar yapmıştır. Ona göre bir Türkolog sahaya inmeli alan çalışmaları yapmalı Türk'e ve Türklüğe dair nerede bir iz varsa onun peşinden gitmelidir.
Azerbaycan Moldova Kazakistan ve Kırgızistan'daki üniversitelerde görevlerde bulunan Prof. Dr. İsmail Doğan Türkiye'nin 1991 sonrası Türk dünyası açılımında sorumluluklar üstlenmiştir. Türkiye'de ise İnönü Muğla Kafkas Karadeniz Teknik Ahi Evran Ordu üniversitelerinde çalışmış ve son olarak da Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinden emekliliğe ayrılmıştır.
Türkoloji'nin âdeta bir seyyahı olarak karşımıza çıkan Prof. Dr. İsmail Doğan Mayalar ve Türklük Atilla'nın Torunları Sekeller Doğu Avrupa'daki Göktürk (Runik) İşaretli Yazıtlar Kafkasya'daki Göktürk (Runik) İşaretli Yazıtlar Türk'e Ad Veren Türkler gibi Türkoloji'nin önemli eserlerini bizzat sahada çalışarak meydana getirmiştir. Yirmiye yakın kitabı onlarca makalesi ve bildirileriyle Türkoloji'ye hiç şüphesiz önemli katkılar sunmuştur.
Türkoloji'nin delikanlısı Prof. Dr. İsmail Doğan yalnızca eserleriyle değil; mazluma kol kanat gererek kimsesizlere sahip çıkarak pek çok kimseye hiçbir karşılık beklemeden iyilikte bulunarak akademide de sayısız kimseye yardımı dokunarak doğru bildiğini söylemekten geri durmayarak devletini ve milletini seven öğrenciler yetiştirerek hiçbir büyüğüne saygıda kusur etmeyerek küçüklerini ezmeyerek gönüllere taht kurmuş hafızalara işlenmiştir. Yetiştirdiği öğrencilerle elinden tuttuğu gençlerle Türkoloji'nin geleceğine de özel bir sayfa açmıştır.