1624 yılında Bağdat'ın Safevîler eline geçmesi üzerine alevlenen savaş sürecinde sadrazamların komutasında çıkılan seferlerle Bağdat'ın fethi müyesser olamamıştı. Neticede IV. Murad'ın 1638 yılında bizzat komuta ettiği ordu 221 günlük yolculuk ve 39 gün süren kuşatmanın ardından Bağdat Kalesi'ni teslim almıştı. Sefer ve zafer karmaşa atmosferini otorite ve sükunete tebdil ederken iki asır boyunca Osmanlı-İran mücadelesinin temel noktası olan Bağdat Kalesi fethedilerek uzun soluklu bir barış dönemi başlamıştı. İmzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması üç buçuk asır boyunca İran ile kalıcı dostluğu temin ederek bugünkü Türkiye-İran sınırının belirleyicisi olmuştu.
1638 Bağdat Seferi'ni konu alan bu çalışma sefere katılan Abdurrahman Hıbrî Efendi'nin Târîh-i Feth-i Bağdâd isimli eseri üzerinedir. Günümüze değin kayıp olduğu bilinen eserin ilk kez neşriyle Bağdat Seferi'nin detayları ortaya konulmaktadır. Sefer esnasında yaşanan olaylar tayin ve azller vefat ve katller tütün yasağı Kızılbaşlarla mücadele menziller ve kuşatma fetih ve antlaşma ayrıntılarıyla anlatılırken IV. Murad'a ve fethe övgü şiirlerde ahenk bulmaktadır.