Yirminci yüzyıl Batı sanatının en tanınmış ressamlarından Piet Mondrian geleneksel resim eğitimiyle başlayan sanat kariyerini geliştirdiği son derece özgün ve rafine üslupla sürdürmüştü. Yalnızca çağdaşı sanatçıları değil kendinden sonraki neslin moda tasarımcılarını grafik tasarımcılarını reklamcılarını hatta müzisyenlerini derinden etkileyen Mondrian sahip olduğu derin entelektüel bilgi birikimini eserlerinin hepsine yansıtmıştı.
Modern Sanat'ta "nesnesiz sanat" anlayışının öncü temsilcilerinden Piet Mondrian renkli-renksiz dikey ve yatay çizgileri kullanarak oluşturduğu görünürde basit kompozisyonlarıyla duyguların cisimlerin düşüncelerin mutlak özünü tuvale aktarmayı başarmıştı. Kapsamlı bir felsefi altyapı üzerinde inşa ettiği eserleriyle sanatçı ilk bakışta "ben de yaparım" hissi uyandıran ancak iş pratiğe döküldüğünde zekâsına ve ustalığına hürmet ettiren tuvalleriyle yirminci yüzyılın en büyük Hollandalı olduğunu henüz yaşarken kanıtlamıştı.
Hayalperest Yayınevi'nin "Sanat Büyük Ustaları" serisinin on dokuzuncu kitabı Piet Mondrian yaşamı boyunca taşkınlıktan uzak duran dansa ve müziğe tutkun fikir dünyası oldukça zengin ve aklıselim bir sanatçının hem yaşamına hem de eserlerine odaklanıyor. Okurun Mondrian'ın sade üretken sabırlı ve sakin dünyasına girerek zihninin işleyişini anlamasına yardımcı olacak ipuçlarını veriyor. Onun eserlerine bakma yollarına ışık tutuyor ve Mondrian'ı derinlemesine keşfetmek isteyecek okurlara önbilgi sunuyor.