"Güzel seviyorsun" dedim gözlerine bakarak.
"Güzeli güzel seviyorum" dedi.
İnsan yeni bir hikâyeye biriyle tanışarak ya da yeni bir yere giderek başlarmış. Benim hikâyemde ikisi de vardı. Gittiğim yeni şehirde tanıştığım adamla hikâyem başladı.
Teğmen Emre Kurt...
Zümrüt yeşili gözleri beni her defasında büyülüyordu.
İçine çekildiğim derin bir kuyuydu sanki. O derin kuyu bende keşfetme isteği uyandırıyordu. Bana doğru attığı her adım bir diğerinden daha güçlüydü ve kaçmamı imkânsız hâle getiriyordu. Sonunu göremediğim o kuyuya gözlerimi kapatıp kendimi bırakma isteğim gün geçtikçe artıyordu.
Askeriyede öğretmenlik yapmaya başladığımda
başıma geleceklerden bihaberdim. Abimin de görev yaptığı
bu askeriyedeki öğretmenlik görevi içerideki haini bulmam için
bir araçtı. İçimizde kapalı kapılar ardında ihanet eden biri vardı. Açtığım her kapı bir diğerine çıkarken; o kapılardan birinde onu bulmaktan korkuyordum.