Günümüzde ekonomik hayatın temelini güven oluşturmaktadır. Güveni sağlayan unsurlardan biri ise finansal tabloların uluslararası standartlara göre denetimidir. Zira denetim bir doğruluk uygunluk akılcılık ve şeffaflık sınamasıdır. Fakat denetim konusunda tarafların farklı algılara sahip olması denetim ile ilgili beklentilerin ayrışmasına neden olmaktadır. Teoride beklenti boşluğu olarak adlandırılan bu durum denetimden beklenen faydanın ortaya çıkmasını engellediği gibi denetimin kalitesini de önemli derecede düşürmektedir. Bağımsız denetim alanında son dönemde birçok düzenleme yapan Türkiye için ise bu konu bir derece daha önemlidir. Güncel veriler ve düzenlemeler ışığında bağımsız denetimin Türkiye'deki yapısını ve durumunu ele alan kitap beklenti boşluğuna dikkat çekerek bağımsız denetim konusuna farklı bir bakış açısı sunmaktadır.