Çiçekli bozkırların da eteğinde
Bir buket çiçeğin anlatamadığı var.
Süslenmiş baharın düşlediği
Yaşamış yaşlanmış bir dünya değildi.
Duyuramaz biten şeyler kısık sesini.
Bahar çiçekli bıraktığı yerde çiçeklerini
Nefes yaşadıkça derinliğini yitirdi.
Değişiyormuş her şey beklentiler dışında.
Denk getirmek ufku göğün kanadına...
Umutsuzluk ev edinir umudun gölgesini
Rüzgarın sesi esintilerde üşütür seslenişini.
Yurdun bazen hiç seçemediğindir gerçeklerden.
Yurdun unuttuğundur bazen neden?
Derinlikler içinde boyutsuz bir karanlık
Ve sınırsızlıkla sınırlandırılamaz bir aydınlık.
Bu bir savaş mı yoksa kaçınılmazlık mı?
Bu bir yanlızlık mı yoksa koca bir alışkanlık?