Edebiyat dünyamızda tasavvufî konularla ilgili birçok eser yazılmıştır. Hicri 2.(M. 760) asrın ortalarında başlayıp tarikatlarla birlikte 5. asra kadar gelişmeye devam eden tasavvuf bu dönemlerde ilk mahsullerini vermiştir. Tarikat şeyhleri veya onların müritleri tarafından yazılan eserler sadece tarikat mensuplarınca değil aynı zamanda pek çok kişi tarafından okunan eserler arasında yerlerini almışlardır. Yesevî tarikatı kurucusu Türk ve İslam velisi Şeyh Ahmed Yesevî hakkında yazılan eserler bunun en güzel örneklerindendir. Yesevî tarikatı hakkındaki kaynaklarda önemli bir yeri olan Hazînî'nin eserleri tasavvuf tarihi için çok değerlidir. Hazînî'nin Cevâhiru'l-Ebrâr adlı eseri ilk olarak Fuat Köprülü tarafından tespit edilmiştir. Bu eser Fuat Köprülünün Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar adlı eserinin ana kaynaklarından birisidir. Çalışmamızın konusu olan Hazînî'nin Tesellâ'u'l-Kulûb adlı eseri de Mevlânâ'nın Mesnevî'sinin ilk üç beytinin şerhi ile Mevlânâ'nın Şems-i Tebrizî'yle arasında geçen menkıbelerini içermektedir.