Zaman akıp giden başsız ve sonsuz bir süreç iken insanoğlunun ona hâkim olabilme ve onu yönetebilme isteği ile bölünerek çeşitlilik kazanmış konu önce felsefenin sonra da dil biliminin çalışma alanına girmiştir. Dil biliminin çalışma alanına girmesiyle birlikte eklerin işlevlerinin tasvir edilme uğraşına girilmiştir. Bununla birlikte dil değiştikçe eklerin sahip olduğu işlevler değişmeye çeşitlenmeye devam etmektedir.
Her bir ekin zaman işleviyle ile ilgili vaka ve durumun konuşma anına göre geçmişte mi şimdide mi yoksa gelecekteki bir zaman diliminde mi gerçekleşip gerçekleşmediği hakkında bilgi verilmiştir.
Görünüş işleviyle ile ilgili vaka ve durumun gerçek zamandaki yayılımının devam edip etmediği yani bitmişlik mi bitmemişlik mi yoksa sürme özelliği mi gösterdiği hakkında bilgi verilmiştir.
Kiplik işleviyle ile ilgili olup vaka ve durumu aktaran konuşucunun dinleyiciye vermek istediği duygu ve hislerini bir nevi vaka ve duruma karşı tutumlarını yansıtma özelliği tespit edilmiştir.