1985 yılının bir Temmuz akşamı Moskova'nın merkezindeki işlek bir caddenin kaldırımında orta yaşlı bir adam elinde bir plastik poşetle bekliyordu. Görünürde diğer Sovyet vatandaşlarından farkı olmayan bu adam kıdemli KGB subayı Oleg Gordievsky idi. Oysa ki Gordievsky on yıldan uzun süredir MI6 için Sovyet istihbarat makinesinin derinliklerinden paha biçilmez sırlar taşıyordu. Hiçbir casus KGB'ye zarar vermek için daha fazlasını yapmamıştı. Elindeki poşet ise Sovyetler Birliği'nden kaçışı için bir işaretti.
Böylece casusluk tarihindeki en sıra dışı ve cesur olaylardan biri başladı. Casus ve Hain'de Ben Macintyre Soğuk Savaş'ın gidişatını sonsuza dek değiştiren bir ihanet ve ikiyüzlülük hikâyesi ortaya koyuyor.
"Okuduğum en iyi gerçek casusluk hikâyesi. "
John LeCarrÉ
"Yılın en iyi kitabı. "
The EconomIst