On sekizinci yüzyılda sanayi devrimi yaşanmış ve dünya topyekûn değişmişti. Yirmi birinci yüzyılda da elektromanyetizma devrimi yaşamaktayız. Ayak seslerini bu yüzyılın başında duyduğumuz dijital çağ büyük bir hızla gelip insan hayatına girdi ve dünyayı belirleyici oldu. Tıpkı sanayi devrimi gibi elektromanyetizma devrimi de her şeyi değiştirmeye aday gibi görünüyor. Hatta büyük değişimleri göz göre göre yaşamaktayız. Bu yeni teknolojinin sadece dünyayı değil insanı toplumu ve daha önemlisi zihinleri değiştirip belirleme yolunda olduğunu görmekteyiz. Dijital teknoloji işlerin yürütülmesi için fevkalade mükemmel imkânlar sunsa da insani varoluş ve insan doğası için büyük tehditler barındırmaktadır. Dijital çağın insanı ve insan doğasını dönüştürücü etkilerine karşı bilinçli olmak gerekir. İşte bu kitaptaki incelemeler dijital teknolojiyi kutsamadan veya reddetmeden sadece bu yeni teknolojinin doğası ve etkileri üzerine tefekkür etmenin ürünüdür.