"Bir kitap okudum bana gündelik hayatta mucit(!) olmayı öğretti"
Su damlaları eğimli toprağı aşındırarak iz bırakır. Daha sonraki damlalar bu izi derinleştirerek yol yapar. Bilgi de beyne ulaştığında yavaş yavaş bir kalıp oluşturur rutinler meydana getirir; ilk insan varlığını beynin bu otomatik tepki verme özelliği sayesinde sürdürebilmiş.
Gelgelelim kalıplar üzerinden düşünen zihnin olgu değiştiğinde de aynı tepkiyi vermesi çoğu kez faydasızdır. (Aynı siyasileri tekrar tekrar seçmek gibi.) İşte o zaman oluşan sorunlar yumağını çözmek için zihni rutinin dışına çıkaracak teknikler ve uyarılar kullanmanın tam sırasıdır.
Yaratıcı yöntemlerin öğrenilebileceğini savunan yazar Türkiye şartlarında denenmiş birçok pratik yaratıcı düşünce geliştirme tekniğini son derece zevkli hoş ve mizahi bir üslupla okura aktarıyor.
Kitapta çocuklarda yaratıcı düşünceye de özel bir bölüm ayrılmış.
Yaratıcı çözümlerin olmazsa olmaz kılındığı günümüzde size
"Bir kitap okudum bana gündelik hayatta mucit olmayı öğretti!"
dedirtebilecek bir eser...