Hâlâ elinden alınan bebeği için ağlayan küçücük beden kurbanlık bir koyunun kasaba teslim edildiği gibi ağzından salyalar akan pedofiliye teslim ediliyor. İçerden gelen canhıraş feryatları bastırmak için davullar daha hızlı çalıyor zılgıtlar gırtlakları parçalarcasına art arda çekiliyor! Çığlıklar davul ve zılgıt seslerine karışırken içerde bir çocuk daha kayboluyor! Kadına ve çocuğa şiddetin zirvede olduğu bir dönemde onların haklarını koruyan birtakım sözleşmelerin feshedilmesi sizin vicdanınıza dokunmuyor mu? Masum insanların canını yaktığı halde ceza almayıp serbest dolaşan suçluları gördüğünüzde kanınız beyninize çıkmıyor mu? Sizin de hayallerinizi o canilere yapacağınız delice işkenceler süslemiyor mu? İşte bu hikayede Esfer hayallerimizi gerçekleştiren hepimizin olmak istediği o kahramanı canlandırıyor. Okudukça onunla bütünleşiyorsunuz. Onun gözleriyle görüyor onun kulaklarıyla işitiyor onun yüreğiyle hissediyorsunuz. Çaresizliğin en dibine vurduğunda bile hayallerinden vazgeçmeyen ölmek pahasına da olsa onların peşinden koşarak bize hayatın nasıl yaşanması konusunda ders veren bu küçük kahramandan öğreneceğimiz çok şeyler var. Bizim umutlarımız geleceğe dair gelecek bizden umut bekliyor.