Geleceğe doğru örülen yol çok zor geliyordu gözüme.
Omuzlarıma taşımak istemediğim sorumluluklar
çıkmazlar yüklüyordu. Bir eşiğin ortasındaydım. Çok
zorlu bir yol ayrımında. Hangi yolun sonu bahçelerimi
çiçeklendirir hangisi çorak topraklara döndürürdü
karar veremiyordum. Ama çok derinlerde hissediyordum
sanrısını. Gözlerimi yumduğum an orada
görüyordum. Elimi kalbimin üzerine koyduğumda
sesini duyumsuyordum. Yaşanan bunca kafa karışıklığının
yüreğim ve beynimin tutuştuğu keskin kavganın
arasında bağırmasa da fısıldıyordu bana adını...
Ne ülkelerin ne şehirlerin ne de kırgınlıkla geçen günlerin
gücü onu benden almaya içimde sahip olduğu
yerden ayırmaya yetmiyordu.
Tuvaliyle acısını bir yandan küllendirirken bir yandan
harlayan genç bir kadının hayat yolculuğunda aşkı
aslında kendisini arayışının romanı... Anıl Yavuz'un
kaleminden.