"Elimdeki parayı yetiştirmeyi pazarlık yapmayı hasta olduğumda kendime bakmayı yemek pişirmeyi öğretti birileri ya da yaşadıklarım. Ama kimse birini sevince bununla ne yapacağımı onu nasıl alacağımı beni sevmesini ve benimle kalmasını nasıl sağlayacağımı göstermedi."
Aşkın kullanım kılavuzu yok ki! Doğru erkek nasıl biridir nerede bulunur bulunca nasıl elde edilir bilmiyoruz. Bazen prens sandıklarımız öpünce kurbağaya dönüşüyor bazen gözümüze kurbağa görünenlerin aslında beyaz atlı prensimiz olduğunu çok geç fark ediyoruz ya da en kötüsü hiç fark etmiyoruz. Bazen de aşk sandığımız bir saplantının peşine takılıp hayatı beklemeye alabiliyoruz. Belki de söylenen doğru: "Kadınlar geçmiş ve geleceği alır; zavallı erkeklere sadece bugün kalır."
Elif "Nerede yanlış yaptım?" "Niye hala yalnızım?" "Acaba her şeyi ben mi uydurdum?" sorularının yanıtını Pera Palas'taki gizemli buluşmada bulabilecek mi? Erteledikleri üşendikleri ve çaba harcamadıklarıyla yüzleşebilecek mi? Gerçekten istediği şeyi bu kez elde edebilecek mi?
30'larında ve hala bekar olan kafalarında bir sürü soru işareti ile dolaşıp duran tüm kadınların mutlaka çıkmaları gereken bir yolculuk bu...