Nefes kesici bir hikâye...
Tatilde canı sıkılan tatlı bir baron Avusturya'nın bir dağ beldesinde tatil yaparken on iki yaşındaki Edgar'ın annesinden hoşlanır. Sevgisiz bir evliliğe sahip olan çekici annesi baronun tekliflerini reddeder. Baron arzuladığı kadına daha yakın olabilmek için Edgar ile arkadaş olur. Ama çok geçmeden çok sevdiği arkadaşı Edgar'ı acımasızca bir kenara iter ve baştan çıkarıcı dikkatini annesine çevirir. Başlangıçta hiçbir şeyden şüphelenmeyen Edgar çok geçmeden bir şeylerin ters gittiğini anlar ancak bu ilişkiyi yönlendiren ve yakında hayatını sonsuza dek değiştirecek olan "yakıcı sır" hakkında hiçbir fikri yoktur.
Çocuğun kıskançlığı ve ihanet duyguları kontrol edilemez hale gelir.
Neyin peşindeydiler? Fark edemedi. Birbirleriyle konuşmuyorlardı çünkü ses duymuyordu. Tek yakalayabildiği çakılların üzerindeki ayak sesleriydi ve orada burada ağaçların arasındaki açık bir alanda gölgeler gibi hareket eden figürlerinin görüntüsüydü ay ışığında annesi ve baronun kolları her zaman birbirine dolanmış haldeydi!..
Yakan Sır masumiyete yetişkin çekiciliğine ve çocukluk tutkusuna esprili ve güçlü bir bakışı temsil ediyor. Karanlık zorlayıcı baştan çıkarma kıskançlık ihanet ve bir reşit olma hikayesidir.