Günümüzde toplumun bazı kesimlerinde tekkelere ve tekke ehline karşı sert ön yargılar bulunuyor. Hatta tekkelerle irtibatlı insanlar aklını kullanmayan aldatılan gerçekleri göremeyen cahil kimseler şeklinde yaftalanabiliyor. Şüphesiz bu nevi telakki ve ifadeler bilgisizliğe ya da art niyete dayanıyor ve gerçeği yansıtmıyor. Asırlarca tekkelerin müdavimi olan her statüden müslüman elbette en az günümüzdekiler kadar doğruyla yanlışı ayırt edebilen akıl ve idrak sahibi kimselerdi. Bugün de güzel niyetlerle ve ulvî gayelerle tasavvuf yolunda yürüyorlar ve bir tekkeden istifade ediyorlar.
Elinizdeki eser klasik metinlerden beslenerek ve zaman zaman günümüz araştırmalarını referans göstererek tekkenin İslâm toplumundaki yerine ve tekkeyle irtibatlı muhtelif konulara değiniyor. Modern hayattaki problemlerimize merhem olabilecek tekke hizmetlerine dikkat çekiyor. Tekkelerden uzaklaşmanın toplumda oluşturduğu mahrumiyetlere işaret ediyor. Bunu yaparken geçmişe takılıp kalmıyor günümüzdeki bütün problemlerin tek bir müesseseyle kökünden hallolacağını da iddia etmiyor. Bilakis mâziden âtiye bir köprü kurmaya çalışıyor tekkelerin hâlâ günümüze söyleyeceği güçlü bir sözünün olduğunu ve toplumumuza sunacağı önemli katkılar bulunduğunu vurguluyor.