Rusya' da Türkiye tarihinin bir sonraki sahnesini izliyor gibiyim... Artık Rusya için söylenen hemen her şey bizim için de geçerli. Meşrutiyetini ve güvenilir ulemasını kaybetmiş aşırı derecede yıpranmış sadece aydınlarının desteğinden değil camilerini dolduracak güvenilir müminlerinden de yoksun bir toplum... Entelektüel bir boşluk içinde temsil ettiklerinin ihtiyaçlarını dillendirmekten aciz bir o kadar zayıf ve deorganize muhalefet... Ülke çıkarlarını hiçe sayan küreselleşmeciler diye birileri... Medyayı kontrol eden finansman çevreleriyle devlet arasındaki enformasyon savaşlarında bölünmüş bir halk... Kendi hükümetleri ile yabancı bir güçmüşçesine pazarlık eden ekonomi seçkinleri... İnsan hayatının gündelik gereksinimlerinin ötesinde daha üstün bir anlamı yokmuş gibi yaşanıyor olması... Tarihin kaderci bir bakış açısıyla değerlendirilmesi...